20 Ocak 2023 – Cuma Hutbesi
Tarih: 20.01.2023
ALLAH’IM!
ÜÇ AYLARI BİZE BEREKETLİ KIL
Muhterem Müslümanlar!
Hasretle yolunu beklediğimiz rahmet ve mağfiret iklimi üç aylar manevi hayatımızı yeniden kuşatmak üzere. Önümüzdeki pazartesi günü Ramazan-ı şerifin müjdecisi Recep ayına kavuşacağız inşallah. Bizleri bu mübarek mevsime ulaştıran Yüce Rabbimize sonsuz hamd ve senalar olsun. Bu ayları nasıl değerlendireceğimizi öğreten Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’ya salât ve selam olsun.
Aziz Müminler!
Üç aylar, Cenab-ı Hakk’ın rahmet ve mağfiretinin üzerimize bol bol indiği vakitlerdir. Huzur ve sükûnun kalpleri daha fazla kuşattığı zamanlardır. Bereket kapılarının ardına kadar açıldığı anlardır. Üç aylar, yaratılış gayemizi yeniden tefekkür etme, sorumluluklarımızı bir kez daha hatırlama, takva şuurumuzu yani kulluk bilincimizi pekiştirme aylarıdır. Nitekim Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: اِنَّ اللّٰهَ مَعَ الَّذ۪ينَ اتَّقَوْا وَالَّذ۪ينَ هُمْ مُحْسِنُونَ “Allah, takva ile hareket eden ve iyilik yapanlarla beraberdir.”[1] O halde kendimize, çevremize ve Rabbimize karşı sorumluluğumuzun bilincinde olalım. İyi bir Müslüman olmak için çaba gösterelim.
Kıymetli Müslümanlar!
Üç aylar, manevi yönden kendimizi yenilemek için büyük bir fırsattır. Gidişatımızı gözden geçireceğimiz, halimizi daha da güzelleştirmeye gayret edeceğimiz günlerdir. Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır: فَمَنْ اٰمَنَ وَاَصْلَحَ فَلَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَ “İman edip halini düzeltenlere korku yoktur, onlar üzüntü de çekmeyecekler.”[2] Öyleyse dünyevileşme ile örselenen zihin ve gönül dünyamızı yeniden ihya etmenin çabasında olalım. İbadetlerimizi eksiksiz olarak yerine getirelim. Hayır ve hasenatımızı daha da artıralım.
Aziz Müslümanlar!
Üç aylar, duaya ve tövbeye, affa ve bağışlanmaya açılan kapıdır. Nitekim Rabbimiz يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا تُوبُوا إِلَى اللَّهِ تَوْبَةً نَّصُوحًا “Ey iman edenler! İçtenlikle Allah’a tövbe edin.”[3] hitabıyla bizleri haramlardan vazgeçmeye, günahlardan temizlenmeye davet etmektedir. O halde, bu mübarek mevsimde Rabbimizin affına nail olmanın yollarını arayalım. Bizi O’nun mağfiretinden uzaklaştıran her türlü kötülükten uzak duralım. Ailemiz, milletimiz ve bütün kardeşlerimiz için samimiyetle dua edelim.
Değerli Müminler!
Önümüzdeki Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece Regaib gecesini idrak edeceğiz inşallah. Üç aylar ve Regaib gecemiz mübarek olsun. Yüce Mevlâmızın وَاِلٰى رَبِّكَ فَارْغَبْ “Ancak Rabbine yönel.”[4] emri gereği rağbetimiz Allah’a olsun. “Rabbinizden olan mağfirete ve genişliği göklerle yer arası kadar olan ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için hazırlanmış bulunan cennete koşun.”[5] ilahi davetine kulak verelim. İstikametimiz iyiliğe, hayra ve güzelliğe olsun. Bu bereket mevsiminde Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in şu duası dilimizden düşmesin. “Allah’ım! Receb ve Şaban aylarını hakkımızda mübarek eyle, bizi Ramazan ayına ulaştır.”[6]
[1] Nahl, 16/128.
[2] En’âm, 6/48.
[3] Tahrîm, 66/8.
[4] İnşirah, 94/8.
[5] Âl-i İmrân, 3/133.
[6] Taberânî, El Mu’cemü’l Evsat, IV, 189.
Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü
Cuma namazı ne zaman kılınır?
Cuma namazı adından da anlaşıldığı üzere Cuma günü, öğle vakti ezan okunduktan sonra kılınır.
Cuma namazı nasıl kılınır?
İlk önce cuma namazının dört rekât olan ilk sünneti kılınır.
İlk sünnete şöyle niyet edilir:
“Niyet ettim Allah rızası için bugünkü cuma namazının ilk sünnetini kılmaya.”
Cumanın ilk sünnetinin kılınışı, aynen öğle namazının dört rekât sünneti gibidir.
Niyet edilir, erkekler ellerini kulak hizasına, kadınlar göğüs hizasına kaldırır ve “Allahuekber” diyerek tekbir alır ve yine eller erkeklerde göbek, kadınlarda göğüs hizasına sağ el sol elin üstüne gelecek şekilde bağlanır.
Sırasıyla;
Birinci rekat:
Niyet
Sübhaneke duası
Euzü Besmele
Fatiha Suresi
Zammı sure veya onun yerine geçecek miktarda ayet/ayetler okunur
“Allahuekber” diyerek eller diz kapaklarının üzerine gelecek şekilde rükuya gidilir, rükuda 3 defa “Sübhane Rabbiyel Azim” denilir.
“Semiallahu Limen Hamideh” denilerek rükudan kalkılır ve “Rabbena Lekel Hamd” denilir.
Tekrar “Allahuekber” denilerek secdeye gidilir. Secdede alın ve burnun yere değmesine dikkat edilir. Secdede 3 defa “Sübhane Rabbiyel Âlâ” denilir. Birinci secdeden “Allahuekber” denilerek oturulur ve ardından “Allahuekber” denilerek tekrar secdeye gidilir ve “Allahuekber” denilerek ikinci rekata kalkılır.
İkinci rekat:
Besmele
Fatiha Suresi
Zammı sure veya onun yerine geçecek miktarda ayet/ayetler okunur
Rüku ve secde yapılır. Ayağa kalkılmaz “Tahiyyat”a oturulur. Burada “Ettehiyyatü” duası okunur. “Allahuekber” denilip üçüncü rekata kalkılır.
Üçüncü rekat:
Besmele
Fatiha Suresi
Zammı sure veya onun yerine geçecek miktarda ayet/ayetler okunur
rüku ve secde yapılır, dördüncü rekata kalkılır.
Dördüncü rekat:
Besmele
Fatiha Suresi
Zammı sure veya onun yerine geçecek miktarda ayet/ayetler okunur
Rüku ve secde yapılır. Ayağa kalkılmaz “Tahiyyat”a oturulur. Burada “Ettehiyyatü, Salli, Barik ve Rabbena” duaları okunur ve “Esslamü aleyküm ve rahmetullah” denilerek baş, önce sağa (omuza bakılarak) sonra sol tarafa çevrilerek selam verilir ve cuma namazının sünneti tamamlanır.
Sünnet kılındıktan sonra imam-hatip minbere (hutbe okunan yere) çıkar ve oturur. Bundan sonra camiin içinde bir ezan (iç ezan) daha okunur.
Hutbe bitince ikamet getirilir ve cumanın iki rekât farzı cemaatle kılınır.
Cuma namazının farzına nasıl niyet edilir?
İmamın arkasındaki cemaat şöyle niyet eder:
“Niyet ettim Allah rızası için bugünkü cuma namazının farzını kılmaya, uydum imama.”
Cuma namazının farzı nasıl kılınır?
Birinci rekat:
İmam ve cemaat;
Niyet eder,
Sessizce herkes Sübhaneke duasını okur.
İmam içinden “Euzü Besmele” çeker
Açıktan Fatiha Suresi ve zammı sure okur. Bu esnada imama uyan cemaat dinler.
İmam sesli olarak “Allahuekber” der ve hep birlikte eller diz kapaklarının üzerine gelecek şekilde rükuya gidilir, rükuda imam ve cemaat sessizce 3 defa “Sübhane Rabbiyel Azim” der.
İmam açıktan “Semiallahu Limen Hamideh” der rükudan kalkılır ve imam ve cemaat sessizce “Rabbena Lekel Hamd” derler.
İmam tekrar sesli bir şekilde “Allahuekber” der ve hep birlikte secdeye gidilir. Secdede alın ve burnun yere değmesine dikkat edilir.
Secdede 3 defa yine herkes sessizce “Sübhane Rabbiyel Âlâ” der. Birinci secdeden “Allahuekber” denilerek kalkılır ve oturulur, ardından “Allahuekber” denilerek tekrar secdeye gidilir.
Secde bir önceki gibi yapılır ve “Allahuekber” denilerek ikinci rekata kalkılır.
İkinci rekat:
İmam sessizce besmele çeker,
Açıktan Fatiha Suresi ve zammı sure veya onun yerine geçecek miktarda ayet/ayetler okur.
Rüku ve secde yapılır. Ayağa kalkılmaz “Tahiyyat”a oturulur. Burada herkes sessizce “Ettehiyyatü, Salli-Barik ve Rabbena” dualarını okur. İmam açıktan, cemaat sessizce “Esselamü aleyküm ve rahmetullah” diyerek baş önce sağa (omuza bakılarak) sonra sol tarafa çevrilir ve selam verilir, cuma namazının farzı tamamlanır.
Cuma namazının son sünneti nasıl kılınır?
Cuma namazının son sünneti, dört rekat ilk sünnetin kılınması gibi kılınır.
Zuhr-i Âhir (Son Öğle) Namazı
Bir yerleşim yerinde birden fazla camide cuma namazı kılınıp kılınamayacağı konusunda İslam âlimleri arasında farklı görüşler vardır. Hanefi mezhebinde kabul edilen görüş, bir yerleşim yerinde birden fazla camide kılınan cumanın sahih olmasıdır. Ancak İmam Ebû Yûsuf’a göre cuma namazı bir yerde sadece bir camide, şehrin büyük olması veya ortasından nehir geçmesi hâlinde ancak iki camide kılınabilir. Şafiiler ise “ihtiyaç yoksa sadece bir camide kılınabilir” diyor.
Bu imamlara göre, bir yerde birden fazla cuma namazı kılındığı takdirde namaza ilk önce başlayanların namazı sahih olur, sonraya kalanların namazı sahih olmaz. Hepsinin beraber kılması ve hangisinin ilk önce kıldığının şüpheli olması hâlinde ise hiçbirinin namazı sahih olmaz. Bu durumda cumanın şartlarından biri kaçırılmış ve cuma namazının caiz olması şüpheli hâle gelmiştir. Bu görüşte olanlar, cumanın sahih olmaması ihtimaline karşı ihtiyaten vaktin farzını kılmak maksadıyla “Zuhr-i Âhir” adıyla dört rekât namaz kılınmasını gerekli görmüşlerdir.
Birden fazla camide kılınan cuma namazlarının sahih olduğu ve bu sebeple Zuhr-i Âhir kılmaya gerek olmadığı görüşünde olanlar: “Cuma’dan sonra ‘Zuhr-i Âhir’ kılmak ihtiyat değildir. Asıl ihtiyat, iki delilden en kuvvetlisi hangisi ise onunla amel etmektir. Bu meselede en kuvvetli delil, birden fazla camide cuma namazı kılmanın caiz olmasıdır” demişlerdir. Bu durumda cuma namazı caiz olup, öğle namazının yerine geçtiğine göre, o gün ayrıca öğle namazını kılmaya gerek yoktur. Bu iki görüşten herhangi biri ile amel etmek caizdir.
Bu sebeple, cuma namazını kılan bir kimse, cumadan sonra “Zuhr-i Âhir” niyetiyle dört rekât daha namaz kılmak mecburiyetinde değildir. Çünkü cuma namazı öğle namazının yerine geçtiğinden o gün ayrıca öğle namazı kılınmaz.
Bununla beraber “Zuhr-i Âhir” kılmaya bir engel de yoktur. Dileyen dört rekât “Zuhr-i Âhir” ile iki rekât da vakit sünneti kılar. Zuhr-i Âhir namazına, “Niyet ettim Allah rızası için vaktine yetişip henüz kılamadığım son öğle namazını kılmaya” diye niyet edilir. Bu son öğle namazı, öğlenin dört rekât farzı gibi kılınmakla beraber, sünnetlerde olduğu gibi dört rekâtın hepsinde Fâtiha’dan sonra sure okunması daha iyi olur. İki rekâtlı vakit sünnetine de şöyle niyet edilir: “Niyet ettim Allah rızası için vaktin sünnetini kılmaya.” Bu namaz da sabah namazının sünneti gibi kılınır.