ZAMANIN ÇARKLARI SİZİ YÜRÜTÜYOR ZAMANIN ÇARKLARI BENİ ÖĞÜTÜYOR
Dünya dediğin bir bakışımızdır bizim;
Ceyhun nehri kanlı göz yaşımızdır bizim; Cehennem, boşuna dert çektiğimiz günler,
Cennetse gün ettiğimiz günlerdir bizim.
Yaşamanın sırlarını bileydin
Ölümün sırlarını da çözerdin;
Bugün aklın var, bir şey bildiğin yok:
Yarın, akılsız, neyi bileceksin?
İçin temiz olmadıktan sonra Hacı hoca olmuşsun, kaç para!
Hırka, tespih, post, seccade güzel; Ama Tanrı kanar mı bunlara?
Var mı dünyada günah işlemeyen söyle: Yaşanır mı hiç günah işlemeden söyle;
Bana kötü deyip kötülük edeceksen, Yüce Tanrı, ne farkın kalır benden, söyle.
Felek ne cömert ne aşağılık insanlara!
Han hamam, dolap değirmen, hep onlara.
Kendini satmıyan adama akmek yok:
Sen gel de yuh çekme böylesi dünyaya!
Mal mülk düşkünleri rahat yüzü görmezler,
Bin bir derde düşer, canlarından bezerler.
Öyleyken, ne tuhaftır, yine de övünür,
Onlar gibi olmayana adam demezler.
İnsan bastığı toprağı hor görmemeli:
Kim bilir hangi güzeldir, hangi sevgili.
duvara koyduğun kerpiç yok mu, kerpiç?
Ya bir Şah kafasıdır, ya bir vezir eli!
Şu dünyada üç beş günlük ömrün var,
Nedir bu dükkanlar, bu konaklar?
Ev mi dayanır, bu sel yatağına?
Bu rüzgarlı yerde mum mu yanar?
Adam olduysan hesap ver kendine: Getirdiğin ne? Götüreceğin ne?
Şarap içersem ölürüm diyorsun: İçsen de öleceksin, içmesen de! Camiye gittim, ama Allah bilir niye:
Ne namaz kılmaya, ne dua etmeye.
Eskiden bir kilim aşırmıştım camiden:
O eskidi gittim yenisini yürütmeye.
Kimi dinde imanda buldu yolu Kimi akıl, bilim yolunu tuttu.
Derken ses geldi karanlıklardan: Gafiller! Doğru yol ne odur, ne bu
Dünyada akla değer veren yok madem, Aklı az olanın parası çok madem,
Getir şu şarabı, alsın aklımızı: Belki böyle beğenir bizi el alem!
Varlığın sırları saklı, benden; Bir düğüm ki ne sen çözebilirsin, ne ben.
Bizimki perde arkasında dedi-kodu: Bir indi mi perde, ne sen kalırsın, ne ben
web.deu.edu.tr.ilyas.Edebiyat .hayyam.htm
ANKARALI ASKER
ZİYARETÇİ YORUMLARI
BİR YORUM YAZ