Delegeler köle değildir

İnsanları aşağılatan, en tiksindirici hal olan, köleliğe karşıyız. Cennet mekan Başbuğum ülkücünün temel kaynağı 9 Işık kitabında böyle buyuruyor. Galiba ülkücüler ile ülkücüymüş gibi olanların en büyük yüzleşmesi 1 Kasım seçimlerinden bugüne yaşananlar. Doğal olarak bu büyük ve tarihi yüzleşmede istenmeyen olaylar oluyor söylenmemesi gereken sözler söyleniyor. Fakat yine de iftira niteliğinde sözler ve küfür dolu hakaretler bu camiaya yakışmaz. Eleştirilemez diye bir kural yok. Herkes eleştirilir. Bu bize öğretilen bir düstur.

Yukarıdaki satırlar Başbuğ’umun 9 Işık kitabından. İnsanlar öncelikle hür olmalı. Bu hür iradeye saygı gösterilmeli. Biz milli doktrin Dokuz Işık’ta ne başkalarını uşak olarak kullanmayı, ne de başkalarına uşak olmayı kabul eden bir görüşü esas almış bulunmaktayız. Bu ne demek? Ülkücü kimsenin uşağı kölesi olmaz olamaz. Lidere(!) biat deyip hür düşünceyi ortadan kaldırmak ülkücünün şanından değildir. İşte ülkücü hareket bu yüzleşmeyi yaşayacak. Köle gibi düşünüp boyun ya bükecek ya da yeter söz ülkücünün hür iradesinin diyecek.

Milli Doktrin 9 Işık umdelerinden en önemli olanlardan biri “Şahsiyetçilik” maddesidir. Bu madde ülkücünün özünde olan kişilikli duruşun teminatıdır. Bundan dolayı kimse ülkücüleri birilerinin biatçisi olarak görmesin. Bir yandan ülkücü hareket adına konuşacaksın diğer yandan “beni eleştiremezsiniz beni koltuğumdan kaldırmaya kalkışan haindir” diyeceksin. Diğer yandan kendini dokulmaz ilan edeceksin. Yok bilgem ve çevresini kuşatma altına almış divanı kaçışınız kalmadı ülkücülerle yüzleşmeyi yaşayacaksınız. “İnsanları aşağılatan, en tiksindirici hal olan, köleliğe karşıyız.” Kula kul olmak yok bizim kitabımızda. Evet gerçekten Milliyetçi Hareket Partisi’nde baştan aşağıya bir temizliğe ihtiyaç var. Her anlamda bir temizlik şart. Yönetim anlamında yöntem anlamında yapılanma anlamında.

Bu temizliğin yolu da kurultaydan geçer. Kurultay toplanır İştişareler yapılır “Yeni Ufuklara Doğru” tertemiz bir başlangıç yaşanır. İşte bunu yapmak hür düşünen davaya sahip çıkan kişilere biat etmeyen delegelere kalır. 19 Haziran’da toplanacak kurultay ülkücünün 19 yıllık unutulması yok sayılması ile yüzleşmesi olacaktır. Ayrıca Türk milletiyle yüzleşme fırsatı da bulmuş olacak bu kutlu dava. Gerçekten biz buyuz demek için bir yüzleşme. Yüzleşme cesaretini göstermiş olan ülküdaşım tarih seni demokrasi kahramanı olarak yazacak.

Biz yine 9 Işık kitabından Başbuğ’umu dinleyelim “İnsanlar için mutluluk her şeyden önce hür olmaya bağlıdır. İnsanlığı aşağılatan en tiksindirici hal insanların köle olmaları, köle yapılmalarıdır.” “Genel Başkan olmasaydı vekil olamazdınız, genel merkezde görev verilmezdi, başkanlık divanının da bulunamazdınız…” sözlerin altında yatan gerçek köleliktir. Oysa ülkücüler olmasaydı orada hiç kimse olamazdı. Bunun idrakiyle genel başkan köleliği de bitmiş olur. Bu da ülkücülüğün şiardır. Kimse kendisini ülkücü hareket üzerinde görmesin.

Biz gayret ettiğimiz için kimisi genel başkan kimisi vekil kimisi koltuk sahibi. O zaman bu kölelik düzeni yıkılmak zorundadır. İşte bundan dolayı demokrasi ve Şahsiyetçilik diyoruz. . Fikri hür irfanı hür vicdanı hür ülkücüler artık hüküm sırası sizde. .

DOĞAN AY