İngilizlerin muhafazakar dergisi yazdı: Gazze’ye kimler talip… 50 milyar dolarlık bilanço
İngilizlerin muhafazakar dergisi yazdı: Gazze’ye kimler talip… 50 milyar dolarlık bilanço
İngilizlerin muhafazakar dergisi The Spectator’da yayımlanan bir yazıda İsrail-Hamas savaşı sonrası, Gazze şeridinin nasıl ve kimler tarafından, hangi şartlarla yeniden inşa edileceğine dair görüşler yer aldı.
Siyaset üzerine ciddi yazıları ile bilinen İngiliz haftalık dergisi ‘Spectator’ da ‘Gazze’yi Kim İnşa Edecek?’ başlığı ile çıkan yazı, savaşın ardından yeni bir insanlık dramının daha yaşanacağının işaretlerini veriyor.
Ölülerinin üzerinde inşa edilecek şehri kim yapacak sorularının içeriği bu durumu net bir şekilde ortaya koyuyor.
The Spectator’da yayımlanan Sean Rayment imzalı yazı şu şekilde:
GAZZE’Yİ KİM İNŞA EDECEK
Mevcut İsrail-Filistin çatışmasında son atış yapıldığında ve sonunda savaş bulutları dağıldığında, Gazze’yi kimin yeniden inşa edeceği sorusunun ele alınması gerekecektir.
Böyle bir düşünce bazı İsrailliler için, özellikle de 7 Ekim Hamas saldırısında sevdiklerini kaybedenler için hazmedilmesi zor olsa da, “bundan sonra ne olacak?” sorusu hem bir cevap hem de bir plan gerektiriyor.
Eski ABD’li devlet adamı ve diplomat Henry Kissinger, ustaca kaleme aldığı Dünya Düzeni adlı eserinde, Başkan Harry S. Truman’a 1961 yılında başkanlığının kendisini en çok gururlandıran kısmının ne olduğu sorulduğunda, ‘Düşmanlarımızı tamamen mağlup ettik ve sonra onları uluslar topluluğuna geri kazandırdık’ dediğini belirtmiştir. Elbette bu düşmanlar arasında, her ikisi de akıl almaz sayıda vahşet ve soykırım eylemi gerçekleştirmiş olan Nazi Almanyası ve Japonya İmparatorluğu da vardı.
Başkan Benjamin Netanyahu’nun hükümeti de Hamas’ı tamamen yenilgiye uğratmayı planlıyor ancak en önemlisi Gazze’ye ve halkına ne olacağına henüz karar vermiş değil. Netanyahu’nun destekçilerinin birçoğu muhtemelen Gazze’nin dumanı tüten bir harabe olarak kalmasını ve İsrail’e saldıranlara ne olacağını hatırlatmasını istiyor.
Ancak İsrail’in aralıksız hava bombardımanı ve kara saldırısının etkisi bu mesajı çoktan vermiş olabilir. Belki de bu yüzden, iki ABD uçak gemisinin varlığıyla birlikte, Hizbullah İsrail’in kuzeyine geniş çaplı bir saldırı düzenlemeyi, en azından şimdilik, iki kez düşündü.
Gazze’deki yıkımın boyutlarının çok büyük olduğu açık. Gazze’deki tüm konutların yarısından fazlasının yıkıldığı ve 200 binden fazla evin hasar gördüğü bildiriliyor. Düzinelerce hastane, yüzlerce okul ve hükümet binası yerle bir oldu ya da tarımsal alanlar gibi ciddi hasar gördü.
Savaşın halk üzerindeki doğrudan etkisi muhtemelen hesaplanamaz. Hamas tarafından yönetilen sağlık kurumlarına göre, nüfusun yüzde 80’inin zaten yardıma muhtaç olduğu bir bölgede 18 binden fazla insan öldürüldü ve 50 bin sivil yaralandı.
Yaralıların çoğu hiçbir zaman tam olarak iyileşemeyebilir. Uzuvları kesilenlerin yeni protezlere ve aylarca sürecek rehabilitasyona ihtiyacı olacak. Yeni felç olmuş, kör olmuş ve yanmış kişilerin ameliyat olmaları ve yeni beceriler kazanmaları gerekecek; zihinsel travma geçirmiş kişilerin ise normal bir hayat sürmeleri için aylarca, hatta yıllarca terapi görmeleri gerekecek.
Kapsamlı ve uzun bir yeniden inşa programı başlamadan önce bile, binlerce patlamamış bomba, roket ve top mermisinin küçük bir bomba imha uzmanları ordusu tarafından dikkatle ortadan kaldırılması gerekecektir.
Tüm bunlar paraya mal oluyor, peki kim ödeyecek ve maliyeti ne olacak? İlk tahminler Gazze’nin yeniden inşasının yıllar alabileceği ve 50 milyar dolara kadar mal olabileceği yönünde.
Bu haftanın başlarında İsrail medyası Benjamin Netanyahu’nun diğer siyasetçilere Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin faturayı ödemeye istekli olduğunu söylediğini bildirdi. Ancak şimdiden para vaadinin iki devletli çözümün garanti altına alınmasıyla bağlantılı olduğu anlaşılıyor.
AB’nin de ABD ile birlikte paranın bir kısmını karşılamaya istekli olabileceği öne sürüldü. Ancak ABD ve AB liderleri arasında, Gazze gelecekte bir kez daha bombalanacaksa yeniden inşanın faturasını neden üstlenmeleri gerektiği konusunda bazı huzursuzluklar var gibi görünüyor.
İsrail’in hasarın bedelini ödemesi yönünde çağrılar da var ama nihayetinde mesele maliyet değil siyaset. Filistin krizinin kalıcı olarak çözüleceğine inanmadıkları sürece hiçbir ülke ya da ülkeler grubu Gazze’nin yeniden inşası için para bağışında bulunmayacaktır ve şu anda bu uzak bir hayal gibi görünmektedir.
Sorunun bir kısmı da UNRWA olarak da bilinen BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı ile İsrail hükümeti arasındaki güven eksikliğinden kaynaklanıyor. UNRWA Avrupa Temsilciliği Direktörü Marta Lorenzo mevcut çatışmalarla ilgili olarak şunları söyledi:
“Yapısal hasar ve yıkımın seviyesi daha önce görülmemiş düzeyde. Gazze’deki diğer savaşlarla kıyaslanamaz… Dolayısıyla şu anda bunun ne kadara mal olacağını bilmek çok zor, ancak bu sadece bir bağışçının sorumluluğu olmayacak.”
UNRWA Gazze’de sosyal hizmetler, okullar ve sağlık klinikleri inşa etmek için milyonlarca dolar harcadı. Gazze’nin en büyük ikinci işvereni olan UNRWA, aynı zamanda bazı çalışanlarının Hamas üyesi olduğu suçlamaları da dahil olmak üzere önyargı eleştirilerini düzenli olarak savuşturmak zorunda kalmıştır.
İsrail hükümetindeki üst düzey bakanlar UNRWA’dan tamamen kurtulmak istediklerini söylerken, bağışçı ülkelerdeki ılımlı politikacılar kuruluşun gerekli olduğuna inanıyor.
Netanyahu Gazze’yi kimin yöneteceğine dair henüz bir plan ortaya koymadı ancak İsrail’in uluslararası izolasyonunu arttırabilecek ve Hamas’ın stratejik hedeflerinden biri olan Filistin Yönetimi’ne herhangi bir yetki devrini bir kez daha reddetti.
Gazze, dışarıdan herhangi bir yardım olmaksızın açık bir yara gibi iltihaplanmaya terk edilirse, başka bir İslamcı terörist grubun büyümesi ve mutasyona uğraması için verimli bir zemin olacaktır. Böyle bir sonuç sadece bölge için değil batı toplumları için de bir tehdit olacaktır.
Bu hafta başında İngiliz Gizli İstihbarat Servisi MI6’nın eski başkanı Sir Alex Younger, Ortadoğu’da yaşananların ‘benzersiz boyutlarda bir radikalleşmeye’ yol açtığı ve bunun da ‘ileride yaşanacak sorunların habercisi olduğu’ uyarısında bulundu. Gazze sadece İsrail’in sorunu değil.
Kaynak: The Spectator
Kaynak:Odatv.com