‘Malatya halkına anlatmamız lazım’
Anadolu’daki kentlerinin, medeniyet birikimlerini korumak, yaşatılması, gelecek kuşaklara aktarılması ve bölgesel kalkınmaya katkı sağlamak amacıyla kurulan, ‘Belleğini Koruyan Kentler Derneği’ Altın Kayısı Ramada otelde düzenlendi.
Yapılan tanıtım toplantısına, bünyesinde barındırdığı, tarihsel ve kültürel eserler ile Malatya’nın adından söz ettiren ilçelerinden Battalgazi ve Arapgir İlçe belediye başkanları, Selahattin Gürkan ile Haluk Cömertoğlu da katılarak birer konuşma yaptılar.Yapılan tanıtım programına Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ve Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu, Belleğini Koruyan Kentler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Levent İskenderoğlu ile basın yayın kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Toplantının amacının ise, tarihi ve kültürel değerlerini giderek yitiren Malatya’nın belleğini korumak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla kurulan Belleğini Koruyan Kentler Derneği’nin Malatya ve bölge halkına anlatılması gündeme getirildi.
300 belediye ile bir araya geldik
Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu, “Belleğini koruyan kentler, Biz tarihini koruyan kentler olarak 300’ün üzerinde belediyenin bir araya gelip kurduğu bir organizasyonla bu işlere 2009 yılında başladık. Arapgir, Yukarı Anadolu medeniyetinin Yukarı Fırat medeniyetinin tam merkezinde yer almaktadır. Bu çalışmalara çok önem verdik. Malatya bu işin tam merkezinde yer almakta. Mezopotamya’da bu yana yani 1071 den bu yana olan değişimin en önemli nişanelerinden birisi Malatya’dır, Battalgazi’dir. Malatya bölgesindeki tarihe, kültüre ev sahipliği yapmış, kendi geleneğini yaşatabilen kentlerdir. Şu an ortaya çıkan bu dernek faaliyeti belleğini koruyan Türkiye mantığı Türkiye’yi ve bütün coğrafyayı ilgilendiren bir mantıktır. Ben varım diyen herkesi de bu hizmet alanına eklemek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Tarihi eser bir gezegendir
Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ise, “Şehirlerin mülteci şehri olma durumu var bir de şehrin medeniyet dokusu içerisinde erdemli faziletli olma durumu var. Siz şehirlerin muhacir dediğimiz mülteci konumuna getirirseniz şehrin belleğini yok ederseniz, ileriye götürme şansınız sıfırdır. Malatya’mızda zihinsel olgu olarak maalesef acı bir gerçek var. Kültür olarak zaman zaman basından arkadaşlarımız politikacı arkadaşlara sorduklarında, yöneticiliğe namzet olan o politikacılar Bizim buralarda kültür, tarihi eser yoktur Battalgazi’de var demektedirler. Bu tarihi eserle kültür kavramı arasındaki farkı fark edemeyen bir yönetim anlayışı var. Oysaki kültür sahip olunan maddi manevi bütün değerlerdir. Dolayısıyla kültür bir evrensel, tarihi eser bir gezegendir” dedi.
Bölgemiz binlerce yıllık medeniyetin beşiğidir
Belleğini Koruyan Kentler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Levent İskenderoğlu da konuşmasında derneğin kuruluş amacını anlatarak, “Uygarlık bir ülke veya toplumun, maddi ve manevi varlıklarının, düşünce, sanat, bilim, teknoloji ürünlerinin tamamını ifade eder. Uygarlık; binlerce yıl devam eden gelişmeler teknolojinin katkısı ile ortaya çıkan ve tüm insanlığın eseri ve malı olan değerlerin ürünüdür. İnsanoğlunun yerleşik yaşama geçişiyle beraber, bir arada yaşamanın ortak koşulları oluşmaya başlamıştır. Merkezi Malatya’da olan “Belleği Koruyan Kentler Derneği” hem ilimizin hem de ülkemizin sivil toplum hayatına katkı sunmanın yanında, binlerce yıldır medeniyetin beşiği olmuştur. Anadolu’nun her biri insanlık için son derece önemli kentlerinin, medeniyet birikimlerini korumak, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması için geliştirilmesi için çalışmak ve bu yolla bölgesel kalkınmaya katkı sağlamak amacıyla kurulmuştur” ifadelerine yer verdi. İskenderoğlu, Arapgir, Ağın, Divriği gibi Yukarı Fırat havzasını bütünleyen bir çalışmayı başlattıklarını dile getirerek. Biz bellekleri yok eden bu kentleşme anlayışından kurtulmazsak geriye çok bir şeyimiz kalmayacak” şeklinde konuştu.