Şanslı Organ Kulak
İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Kulak Burun Boğaz Bölümünden Prof. Dr.Erkan Karataş “İşitme kaybının toplumda oldukça sık görülen bir rahatsızlık olduğunu “ söyledi.
Yeni doğan grubunda binde bir bebekte işitme kaybı görülmektedir. Daha doğu, güneydoğu bölgesi gibi yaşam standardının düşük olduğu yerlerde binde üç, dört oranında görülmektedir. Kulak işitmeyi, beyin algılamayı sağlar. Erken dönemde işitme kaybı tespit edilip tedavi edilmezse algılama hücreleri ölür geri dönüşümsüz yok olur. Bu durumda işitme kaybının tedavi edilmesi mümkün olmaz. Bu yüzden erken dönemde teşhis edip tedavi etmek gerekir. Aksi durumda beyindeki algılama hücreleri yok olarak ölür. Bundan sonra da işitme kaybını tedavi etmek söz konusu olamaz. İşitme kaybı her yaş grubunda görülebilmektedir. Yeni doğan bebeklerde binde bir, çocukların gelişim döneminde yani 3-5-10-15-18 yaşlarında rastlanılmaktadır. 45 yaşından sonra herkeste işitme sorunları ortaya çıkar. Kulakta çok şanslı bir organ çünkü her seviyedeki işitme kaybına yönelik bir tedavi gelişmiştir. Hafif türden, orta düzeydeki işitme kayıpları işitme cihazlarıyla tedavi edilir. Bunun yanında yüksek teknolojik ameliyat ile kulağa konulan işitme cihazları geliştirilmiştir. Bunlara implant denilmektedir. İmplantorgan nakli gibi işitme kaybını, koyulan cihazlarla tedavi etmekte ve kulak yerine geçmektedir.
1-Kemiğe İmplante İşitme Cihazları
2-Orta Kulak İmplant Cihazları
3-Koklear (Biyonik) Kulak Cihazları
4-Beyin Sapı İmplantı Cihazları
Prof. Dr. Karataş “Bu yüksek teknolojik cihazlar kulağın her seviyesindeki işitme kaybına yönelik çözüm sağlamaktadır. Kulağın, sinirin yerine geçerek işitmeyi mümkün kılmaktadır. Her işitme kaybına ameliyat yapılmamaktadır. Öncelikli olarak hafif ve orta düzeyli işitme kayıplarına bakılır. Bunlara konvansiyonel işitme cihazları verilir. Konvansiyonel cihazlar kanal içi ve kulak arkası uygulanarak işitme kaybını hasta gözlük gibi işitme cihazı kullanarak çözebilir. Hatanın kendisi takıp çıkarabilir. Fakat bu cihazları almak önemli değildir. Önemli olan cihazları ayarlayabilmektir. İşitme cihazlarını Sağlık Bakanlığı ruhsatlı işitme cihazı satan merkezlerde satın almak gerekir. Aldıktan sonra da işitme cihazını bilgisayara bağlayıp ayarının en az 4-5 kere yapılması gerekir. Yoksa cihaz ne kadar pahalı olsa da hiçbir etkisi olmaz” şeklinde konuştu.
Daha orta ve ileri düzeyde işitme kayıplarına kulağa implante edilebilen işitme cihazları uygulanabilmektedir. Bunlardan birincisi:
1- Kemiğe implante edilen cihazlar
Kulak kemikçikleri kireçlenmiş ,dış kulak kanalı gelişmemiş veya kronik kulak hastalığına bağlı işitmesi bozulmuş hastalara kafatasının içine bir titanyum cihaz takılmakta bunun ucu içinde veya dışarıda olabilmektedir. Cihaz elektronik çiple saçlı derinin altına yerleştirerek kapatılmaktadır. Ameliyattan bir ay sonra bilgisayarlı bir çip yardımıyla, çip cihaza tutunup kafatasında işitmeyi sağlayabilmektedir. Her iki kulakta da bu şekilde işitme kaybı çözülebilir. İşitme cihazı kullanamayan ve işitme cihazından fayda görmeyen hastalarda, işitme cihazı kullanabilmesi için kulak yapısının tam gelişmediği gerilik durumunda kemiğe implante işitme cihazı uygulanmaktadır. Bu cihazlar yüksek teknolojik ürünler olup uygun endikasyon dâhilinde yapıldığı takdirde devlet tümünü karşılamaktadır.
2-Orta Kulak İmplante Cihazları
Erkan Karataş ”Kronik kulak hastalıkları olan hastalarda kulak kemikçikleri bozulmuş, işitme orta kulaktan sağlanamıyor, hasta işitme cihazından yeterli faydayı görmüyorsa yine ameliyatla kulak içine bir cihaz yerleştirilmektedir. Bu cihaz manyetik alıcının kafatasının içine gömüp cilt kapatılmaktadır. 1 ay sonra ise bilgisayarlı çipli cihazı mıknatıslı bir şekilde kafatasına tutunabilmektedir. Hasta kendisi takıp çıkarabilmektedir. Bu şekilde hasta işitmesini sağlayabilecektir” dedi.
3-Kokleer Kulak (Biyonik Kulak)
Prof. Dr Karataş “Bu, dünyadaki en son teknoloji olup, işitmesi olmayan işitme cihazından fayda görmeyen, kulak yapıları normal olan kişilere uygulanabilir bir teknolojik cihazdır. İç ve dış olarak iki parçası vardır. İç parçası ameliyatla içeri uygulanabilmekte ve bunu kulak arkasından mastoid dediğimiz kemiği turlayarak kulağa doğru ilerleyerek iç kulağın içine iç parçanın elektrotu yerleştirilmektedir. Manyetik kısmını kafatasının içine gömülüp, 1 ay sonra yine dış parçanın elektronik bilgisayar çipli olan dış parçası bilgisayarla ayarlanıp işitme cihazı gibi uygulanır. Bu şekilde işitmesi hiç olmayan bebeklere, çocuklara, erişkinlere bu cihazı takınca tümüyle normal bir şekilde işitme sağlanmaktadır. Yani kulak nakli gibi bir durum ve bu şekilde duyma yetisi olmayan kişi de duyabilmektedir. Tabi bunun için kulak yapısının ve işitme sinirinin normal olması gerekmektedir. Genetik işitme kayıplarının çoğu iç kulak kaynaklıdır ve işitme kayıplarının % 90’ ı bu şekildedir ve bunlar bebeklik, çocukluk döneminde tedavi edilmektedir. Sağlık uygulama tebliğinde tek kulağa devlet ödeme yapmaktaydı. Yaklaşık 4-5 hafta önce 48 ayını dolduracak bebeklere kadar her iki kulağa da biyonik kulak ameliyatı yapabilme imkânını devletimiz tanıdı” şeklinde belirtti.
4-İşitmede En Son Nokta Beyin Sapı İmplantı
Dr. Karataş “İç kulak işitme sinirleri, iç kulağı olmayan ama orta beyin bölgesinde işitme çekirdekçikleri olan kişilere uygulanan bir ameliyattır. Beyin ameliyatı gibi kulak arkasından açılıp beyin bölgesine ve işitme çekirdekçiklerine ulaşılır. Bunların etrafına çip konulur ve yine bu çipin iç parçası kafatasının içine gömülü iç parçası da vardır. Bu da kafatasına gömülü hale getirilerek kulak kapatılır. 1 ay sonra bilgisayarlı dış parçası mıknatısla kafatasından tutularak kulak arkasına konularak hasta duyabilir. Yine beyin sapı implantıyla kulağı olmayanlara bile işitme restorasyonu yapmak mümkün hale gelmiştir. Tabi bunu diğer organlara baktığımızda göze veya başka duyusal organa göre kulak şanslı bir organ her seviyede her basamakta teknolojinin yardımıyla geliştirilmiş implante edilebilir işitme cihazı mevcuttur. Malatya İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezinde implante edilebilir işitme cihazları tüm hastalarımıza gerektiği endikasyonda uygulayabilmekteyiz” diyerek sözlerini bitirdi.