TürkiyeSON - 20.04.2024 -

Şehit Yakınlarına ve Gazilerimize Devlet Övünç Madalyası ve Beratı Tevcih Edildi

Şehit Yakınlarına ve Gazilerimize Devlet Övünç Madalyası ve Beratı Tevcih Edildi

Şehit Yakınlarına ve Gazilerimize Devlet Övünç Madalyası ve Beratı
Tevcih Edildi
Vali Aydın Baruş, Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen Devlet
Övünç Madalyası Tevcih Törenine katıldı.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde
gazilere ve şehit ailelerine teslim edilmek üzere Malatya Valiliğine
gönderilen Devlet Övünç Madalyaları ve Beratlarının Tevcihi Töreni,
saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Düzenlenen
törene 2. Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral
Selami Arslan, Cumhuriyet Başsavcısı Muhammet Savran, Büyükşehir
Belediyesi Genel Sekreteri Cemal Noğay, İl Jandarma Komutanı
J.Alb. Necmi İnce, İl Emniyet Müdürü Ercan Dağdeviren, İl Müftüsü
Veysel Işıldar, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Rasim
Bulut, kamu kurum ve kuruluş yöneticileri, Şehit ve Gazi Dernek
Başkanları, şehit yakınları ve gaziler katıldı.
İl Müftüsü Veysel Işıldar tarafından okunan Kur’an-ı Kerim tilavetiyle
devam eden törende, Vali Aydın Baruş yaptığı konuşmada, “Değerli
Misafirler, Aziz Şehitlerimizin Saygıdeğer Aileleri, Başımızın tacı
saygıdeğer gazilerimiz, Bugün; yurt içinde veya dışında gösterdiği
sorumluluk ve görev anlayışı içinde feragat ve fedakarlık, başarı ve
yararlılık dolu çalışmalarıyla, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti
adına haklı gurur kaynağı teşkil ederek malul olanlara ve şehit olan
kişilerin yakınlarına verilen “Devlet Övünç Madalyalarının şehit
yakınlarımız ve gazilerimize takdimini yapacağımız programa hoş
geldiniz.
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ın tevcihleri ile
şehit yakınlarımıza ve gazilerimize madalyalarını birazdan takdim
edecek olmanın onurunu yaşıyoruz.
Devletimiz ve Milletimiz için canlarını feda ederek şehit olan
kardeşlerimize Yüce Mevla’dan rahmet diliyor, saygıdeğer yakınlarına
sabır ve metanet temenni ediyorum. Muhterem gazilerimize sağlık dolu
hayırlı ömürler diliyorum.
Tarih boyunca varlığını devam ettirebilen milletler, kutsal bildiği
değerleri nesiller boyu devam ettirebilen milletler olmuştur. Türk
Milleti atalarından miras aldığı değerlerini muhafaza için her zaman
eşsiz fedakârlıklarda bulunmayı hayatının en şerefli vazifesi olarak
idrak eden bir millettir. Bizler mukaddes bildiğimiz değerler uğruna;
vatan uğruna, bağımsızlık uğruna, bayrak uğruna, ezan uğruna, namus
uğruna canını seve seve verebilen bir milletin evlatlarıyız. Mukaddes
bildiğimiz değerleri muhafaza etmenin yegane şartı milletçe bizim
diyebileceğimiz bir vatana sahip olmaktır. Vatan sadece sınırları belli
bir toprak parçası değildir. Vatan çocuklarımızın doğduğu, ağlamalarını
dinlediğimiz yerdir. Vatan aynı çocuklarımızı kınalayarak uğruna feda
olmaya gönderdiğimizdir. Vatan atalarımızın bizlere emaneti olan
hayat kaynağıdır. Vatan üzerinde özgürce nefes aldığımız bir vahadır.
Vatan, sevincimizde, üzüntümüzde gözyaşımızla suladığımız topraktır.
Vatan, tek bir taşını kötü şer niyetlilerden kıskandığımız sevgilidir,
namustur. Bin yıldır bize aş sağlayan, karnımızı doyuran, geçmişimizi
bağrında saklayan, geleceğimizin umut çiçeklerini yetiştirdiğimiz
dokunulmaz bir bahçedir vatan. Vatan üzerinde ay yıldızlı al
bayrağımızın özgürce dalgalandığı, minarelerinden ezan seslerinin
eksik olmadığı yerdir. Kısacası Vatan Mustafa Kutlu’nun sözüyle;
“vatan onun yokluğunda yerine koyacak bir şey bulamamaktır.”
Böyle bir vatana sahip olmak için fedakârlık gerekir, gerektiğinde
ölümü göze almak gerekir.
Şairin Deyişiyle; Bu vatan toprağın kara bağrında,
Sıra dağlar gibi duranlarındır.
Bir tarih boyunca onun uğrunda,
Kendini toprağa verenlerindir.
İşte bu fedakârlığı ifade eden anlayış şehadet ve gaza ruhudur. Bin yılı
aşkın süredir bu ruh insanımızın hamurumuzu yoğuran maya olmuştur.
Atalarımızın; Malazgirt Meydanı’nda, İstanbul Surları önünde,
Balkanlar’da, Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale’de, Sina Çölü’nde,
Kut-ül Amare’de, Medine Savunmasında, İstiklalimizi kurtardığımız
Sakarya Meydan Muharebesinde, Dumlupınar’da ortaya koyduğu
mücadele bu ruhun yansımaları olmuştur.
Kahraman askerimizin, jandarmamızın, polisimizin vatanın bütünlüğü
uğrunda Hakkari’nin, Şırnak’ın dağlarında, yurdumuzun dört bir
köşesinde teröristlere ve insan canına kastedenlere karşı verdiği
mücadeledeki fedakârlık anlayışı hep bu ruhun tezahürleridir.
15 Temmuz 2016’da; milli iradeyi esaret altına almak isteyen onursuz
ve satılmış iradesizlere karşı, genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle
sergilediği eşsiz dik duruş şehadet ve gazilik ruhunun milletimizin
benliğinde dipdiri yaşadığının en bariz göstergesidir.
Şehitlik bizim değerlerimizde bir faninin sahip olabileceği en değerli
makamdır. Rabbü-l Alemin hayat rehberimiz olan Yüce Kitabında;
“Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyiniz. Bilakis onlar
diridirler, lâkin siz anlayamazsınız” buyurmuştur.
Şehitlerimiz, milletimizin yüreğinde ve hafızasında daima yaşamaya
devam edeceklerdir. Şehitlerimizin gösterdiği eşsiz fedakârlığının
üzerimize yüklediği borcu bu dünyada hiçbir şey ödeyemez. Merhum
Mehmet Akif’in Çanakkale Şehitlerine seslendiği mısralar ne kadar
veciz ifade der bunu.
“Bu, taşındır” diyerek Kabe’yi diksem başına;
Rûhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyla,
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyla;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyya’yı uzatsam oradan;
Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken, gece mehtabı getirsen yanına,
Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile âvîzeni lebrîz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana…
Yine, bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
Saygıdeğer Şehit Ailelerimiz,
Şehit olan evlatlarınızın emanetini ve hatırasını dipdiri yaşatmanın
boyun ve namus borcumuz olduğunu çok iyi biliyoruz. Onların anne
babaları, kardeşleri ve evlatları olarak sizleri baş tacı etmek hepimizin
görevidir.
Saygıdeğer, Gazilerimiz…
Sizlerin, şehit olma sevdasıyla çıktığınız meydanlarda sergilediğiniz
kahraman duruşunuzda şahit olduğumuz kararlılık ve metanet
milletimize ilham kaynağı olmaya ve güç vermeye devam edecektir.
Atalarımızın; Ertuğrul Gazi’nin, Osman ve Orhan Gazi’nin Gazi
Osman Paşa’nın, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sahip olabildiği bu
unvanı ömür boyu taşımak ne büyük onurdur. Sizlerin bu millet için, bu
vatan için gösterdiğiniz fedakârlığı hiçbir zaman unutamayız,
unutmamalıyız.
Bugün ailelerine Devlet Övünç Madalyasını takdim edeceğimiz Aziz
şehitlerimizi rahmet ve minnetle yad ediyorum. Şanlı Gazilerimize en
derin hürmetlerimi sunuyorum” dedi.
Devlet Övünç Madalya verilecek olan şehit ve gazilerimizin
beratlarının okunmasının ardından Vali Aydın Baruş tarafından dördü
şehit, on ikisi gazi olmak üzere toplam on altı Devlet Övünç Madalyası
ve Beratı tevcih edildi. İl Müftüsü Veysel Işıldar’ın şehitlerimiz için
dua etmesiyle tören sona erdi.
Törende;
 1990 Çelikhan doğumlu olup 22.05.2017 tarihinde Osmaniye
Amanos Dağlarında teröristlerle girilen çatışma sonucu şehit olan
Jandarma Uzman Çavuş Hasan SEVİNÇ’in madalyasını eşi Seda
Sevinç,
 1993 Hekimhan doğumlu olup 20.06.2018 tarihinde Hakkari İli
Çukurca ilçesinde Teröristler tarafından düzenlenen saldırı
sonucu şehit olan Sözleşmeli Onbaşı Aliseydi ÖZDEMİR’ in
madalyasını babası Zekeriya ÖZDEMİR,
 1991 Malatya doğumlu olup 18.04.2017 tarihinde Tunceli
Pülümür İlçesinden Ovacık İlçesine gitmek üzere havalanan polis
helikopterinin düşmesi sonucu şehit olan Sözleşmeli Onbaşı
Aliseydi ÖZDEMİR’in madalyasını babası Mustafa KAPLAN,
 1994 Malatya doğumlu olup 06.11.2016 tarihinde Adana İli
Yüreğir İlçesinde Sokak gösterilerinde açılan ateş sonucu şehit
olan Polis Memuru Mustafa YELİ’nin madalyasını babası
Nurettin YELİ,
 1988 Malatya doğumlu olup 25.03.2016 tarihinde Hakkari İli
Yüksekova İlçesinde silahlı çatışma sonucu yaralanarak Gazi olan
Jandarma Uzman Çavuş Murat GÜVEN,
 1985 Malatya doğumlu olup 13.01.2016 tarihinde Diyarbakır İli
Çınar İlçesindeki Emniyet Amirliği Hizmet Binası ve
Lojmanlarına Bomba Yüklü aracın İnfilak Ettirilmesi Sonucu
yaralanarak gazi olan Polis Memuru CENGİZ BAŞARAN, (Aynı
olayda Gazimizin eşi Esra KÖSE BAŞARAN şehit olmuştur)
 1993 Hekimhan doğumlu olup Suriye El- Bab’ da mühimmat
patlatılması sonucu yaralanarak Gazi olan Gazi ( Uzman Çavuş)
Sedat PARMAKSIZ,
 1980 Doğanşehir doğumlu olup 18.08.2016 tarihinde Elazığ
Emniyet Müdürlüğüne yapılan bombalı saldırı sonucu
yaralanarak Gazi olan Polis Memuru Fatih TANRIDAĞI,
 1990 Hekimhan doğumlu olup 10.04.2016 tarihinde Bitlis İli
Hizan İlçesinde operasyon esnasında çıkan çatışma sonucu
yaralanarak Gazi olan Jandarma Uzman Çavuş Kemal GÜNEŞ,
 1972 Hekimhan doğumlu olup 1992 yılında Bingöl İli Genç
İlçesinde silahlı çatışma sonucu yaralanarak Gazi olan Jandarma
Er Bektaş KARAKAŞ,
 1984 Malatya doğumlu olup 18.08.2016 tarihinde Elazığ Emniyet
Müdürlüğüne yapılan bombalı saldırı sonucu yaralanarak Gazi
olan Polis Memuru Zeynal SELAĞZI,
 1991 Malatya doğumlu olup 06.04.2016 tarihinde Hakkari İli
Yüksekova İlçesinde operasyon esnasında roket atılması sonucu
yaralanarak Gazi olan Polis Memuru Şafak COŞKUN,
 1981 Malatya doğumlu olup 08.04.2016 tarihinde Mardin İli
Nusaybin İlçesinde operasyon esnasında açılan ateş sonucu
yaralanarak Gazi olan Piyade Yüzbaşı Cemal DEMİRHAN,
 1977 Hekimhan doğumlu olup 20.03.2016 yılında Mardin İli
Nusaybin İlçesinde operasyon esnasında el yapımı patlayıcının
infilak etmesi sonucu yaralanarak Gazi olan Polis Memuru Erdal
DEMİR,
 1987 Nurhak doğumlu olup 08.02.2016 tarihinde Şırnak İlinde
bölücü terör Örgütü Mensuplarınca Gerçekleştirilen Bombalı
Saldırı Sonucu yaralanarak Gazi olan Polis Memuru Fatih
DOĞAN,
 1972 Malatya doğumlu olup 1997 yılında Kocaeli ilinde cinayet
zanlısına müdahale esnasında açılan ateş sonucu yaralanarak Gazi
olan Polis Memuru İsmet BAYDAR’a Devlet Övünç Madalyası
ve Beratı tevcih edildi.

Reklam
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.