Tarsim’den açıklama
TARSİM’DEN POLİÇE BEDELLERİNDEKİ ARTIŞLARA İLİŞKİN AÇIKLAMA
Son zamanlarda çeşitli yayın organlarında, Malatya Ziraat Odaları İl Koordinasyon Başkanı Yunus KILIÇ’ın, kayısı üreticilerinin TARSİM’e ambargo uygulayacaklarına ilişkin açıklamalarına yer verilmektedir. Sayın KILIÇ açıklamasında, çiftçilerin kandırıldığını, bu yıl tarım sigortası yaptıran çiftçilerin sayısında düşüş yaşanacağını, poliçe bedellerinde %100’e varan artış sebebiyle mağdur olduklarını, herhangi bir düzenlemeye gidilmediği takdirde TARSİM’in kendilerinin nezdinde bir geçerliliği kalmayacağını ve çiftçilerin TARSİM’e ambargo uygulayacağını bildirmiştir.
TARSİM, kuruluşundan itibaren kamuoyuna karşı şeffaflığı ve bilgi akışında sürekliliği ön planda tutmakta ve müşteri memnuniyetine önem vermektedir. Bu nedenle de, ISO 10002:2014 Müşteri Memnuniyet ve Şikayet Yönetimi Kalite Belgesine sahiptir. Söz konusu açıklamalar, yanlış algılar oluşturacak niteliktedir. Bu nedenle kamuoyuna doğru bilgileri iletmeyi görev addediyoruz.
Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM), 5363 Sayılı Tarım Sigortaları Kanunu ile kurulmuş ve 2006 yılının Haziran ayından itibaren faaliyetlerine başlamıştır. Faaliyetlerine başladığı günden itibaren sürekli olarak üreticilerin teveccüh ve takdirini kazanan ve tüm Dünya ülkeleri tarafından ilgiyle izlenen TARSİM, üreticilerimizin kayıplarını hiçbir kar amacı taşımadan karşılayarak, ülkemizdeki tarımsal üretimin, kesintisiz ve istikrarlı bir şekilde sürdürülebilmesine katkıda bulunmaktadır. Sistem çerçevesinde, başlangıcından bu güne kadar, üreticilerden 1,7 milyar TL prim toplanarak, karşılığında sigortalılara 2,3 milyar TL hasar ödemesi yapılmış, bitkisel üretimde sigortalılık oranı %14 seviyesine ulaşmıştır. Sistem çerçevesinde, teminat kapsamı da her geçen yıl üreticilerin ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda genişletilmektedir. Devlet Destekli Tarım Sigortalarında teminat kapsamına alınacak riskler, bölgeler ve ürünler, 5363 Sayılı Tarım Sigortaları Kanunu çerçevesinde Havuz Yönetim Kurulu’nun teklifi, Bakanlığın onayı ve Bakanlar Kurulu tarafından alınan kararlar doğrultusunda belirlenmektedir. Bununla birlikte Sistem’in sürdürebilirliği açısından kapsama alınacak yeni riskler için sigorta prensipleri çerçevesinde detaylı analizler yapılmakta ve bu analizlerin sonucuna göre hareket edilmektedir. Devlet Destekli Tarım Sigortası branşlarında uygulanan tarife prim fiyatları, yapılan detaylı analizler, değerlendirmeler sonucunda aktüeryal ve sigorta prensiplerine göre tespit edilmekte, uygulamaya alınmadan önce prim fiyatlarının üreticilerin ödeyebileceği makul düzeye çekilebilmek için düzenlemeler yapılmaktadır.
Bitkisel Ürün Sigortası branşında meydana gelen hasarlar, ağırlıklı olarak meteorolojik risklerden kaynaklanmaktadır. Bitkinin özellikle don ve dolu hasarlarında ürünün fenolojik evreleri de önemli rol oynamakta olup, kayısı ürününde don hasarları daha sık ve geniş bir alanda şiddetli zararlara yol açmaktadır. Yani ürünün etkilendiği riske ve hasar oranına göre üreticiye ödenecek tutarın değişkenlik gösterdiği göz ardı edilmemelidir. Türkiye genelinde,2007-2015 yılları arasında kayısı ürününde yaklaşık 123 bin adet poliçe düzenlenmiş olup, bu poliçelerin 93 bin adedi Malatya ilindeki kayısı üreticilerine aittir. Düzenlenen 93 bin adet kayısı poliçesi için sigortalılardan 107 milyon TL prim alınırken, sigortalı bu bahçelerde meydana gelen hasarlar için toplam 273 milyon TL’nin üzerinde hasar ödemesi yapılmıştır. Yalnızca 2015 yılında, üreticilerden alınan 32 milyon TL prim karşılığında, yaklaşık 86 milyon TL hasar ödemesi yapılmıştır. Netice itibariyle, 9 yıl içerisinde kayısı ürünü için üreticilere ödenen tazminat tutarının, sigortalı üreticilerden tahsil edilen prim tutarının çok üzerinde olduğu açıkça görülmektedir.
Sistem’in sürdürülebilir ve poliçe primlerinin ödenebilir düzeyde olması için hasarlar ile prim fiyatları arasında iyi bir denge kurulması zorunluluğu bulunmaktadır. Bu çerçevede, Malatya ili kayısı ürünü 2016 yılı ortalama prim fiyatı (don riski dahil) 2015 yılına göre yaklaşık %9 artırılmıştır. Sonuç itibarıyla, poliçe bedellerinde %100’e varan artış olduğu ifadesi tamamen uydurma olup, gerçeği yansıtmamaktadır.
2016 yılından itibaren geçerli olmak üzere, TARSİM olarak sigortalılar lehine ciddi anlamda yenilikler yapılmış ve özellikle Bitkisel Ürün Sigortalarında ürün birim fiyatları üreticilerden gelen talepler doğrultusunda artırılmış, standart tarifenin yanı sıra üreticinin daha fazla hasar ödemesi alabilmesi için müşterek sigortanın düşürüldüğü seçenekli tarifeler oluşturulmuştur. Ayrıca, hasar oranı düşük parseller için %20‘ye varan kademeli hasarsızlık indirimi uygulaması başlatılmıştır.
Tüm bu değişiklikler çerçevesinde, ürün birim fiyatlarının artırılması ve üreticilerin maksimum birim bedelden poliçelerini düzenletmek istemeleri nedeniyle, sigortalanan ürün değerinin yükselmesi, genel olarak tarife prim fiyatı daha yüksek olan seçenekli tarifelerden poliçelerin oluşturulması sonucunda poliçe prim fiyatlarının yükseldiği gibi bir algı oluşmuştur.
Sonuç olarak, Devlet Destekli Tarım Sigortalarında prim fiyatları tespit edilirken, sigorta prensipleri doğrultusunda Sistem’in sürdürebilirliğinin sekteye uğramamasına özen gösterilmektedir. Bununla birlikte, her yıl teknik çalışmalar yapılarak, Sistem’in sağlıklı bir şekilde devam ettirilebilmesi için gerekli görülen revizyonlar yapılmaktadır.
TARSİM, tamamen üreticiyi korumak ve bu doğrultuda ülkemizdeki tarımsal faaliyetlerin sürdürülebilir olmasını sağlamak amacıyla kurulmuş bir Sistem’dir. Oluşturulmaya çalışılan ve gerçekleri yansıtmayan, teknik verilere dayanmayan bu karamsar tablo, öncelikle bölge insanı ile ekonomisine ve bu doğrultuda tüm ülke ekonomisine ve vatandaşlara zarar vermektedir. Bu çağrılar nedeniyle sigorta yaptırmaktan imtina edecek üreticilerin ileride yaşayacakları muhtemel zararlar nedeniyle çok mağdur olacakları aşikardır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
TARIM SİGORTALARI HAVUZ İŞLETMESİ A.Ş.