TürkiyeSON - 28.03.2024 -

15 Temmuz Demokrasinin ve Milli İradenin Zaferidir

15 Temmuz Demokrasinin ve Milli İradenin Zaferidir

15 Temmuz Demokrasinin ve Milli İradenin Zaferidir

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla anma programı
düzenlendi.

Malatya Valiliğinin koordinesinde düzenlenen “15 Temmuz Demokrasi Nöbeti
ve Şehitlerimizi Anma Programı” kapsamında, aralarında kent protokolünün de
bulunduğu çok sayıda vatandaş ellerinde Türk bayraklarıyla Malatya
Öğretmenevi önündetoplandı.

Mehteran takımı eşliğinde yürüyüşe geçen başta Vali Aydın Baruş olmak üzere
il protokolü, siyasi parti temsilcileri, STKlar, şehit ve gazi dernekleri ile aileleri
ve çok sayıda vatandaş İnönü Caddesi’ni takiben kent merkezindeki 15 Temmuz
MilletMeydanı’nakadaryürüdü.

Kent protokolü ve vatandaşlar, daha sonra meydandaki anma programına katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın seslendirilmesiyle başlayan
programda Malatya İl Müftüsü Veysel Işıldar Kur’an-ı Kerim okudu.
Malatya Büyükşehir Belediyesi Mehteran Takımı’nın gösterisinin
ardından, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Atatürk
Havalimanı’ndan konuşması vatandaşlar tarafından kent meydanına kurulan dev
ekranlarda izlendi.

Vali Aydın Baruş, burada yaptığı konuşmada, “15 Temmuz 2016’da,
Milletimizin Şanlı tarihine altın harflerle nakşettiğimiz Demokrasi Destanı’nın
3’üncü Yıldönümünü idrak etmek, bu destansı mücadelede şehadet makamına
erişen Aziz Şehitlerimizi Anmak üzere bir araya geldik. Demokrasi ve Milli
Birlik Günü’nde, Malatya’daki bu manzara, Aziz Milletimizin kardeşlik
şuurunun ne kadar sağlam temeller üzerine kurulu olduğunu bir kez daha
göstermiştir. Bu manzara, bizi biz yapan değerlerimize olan sadakatinizin,
şehitlerimizin emanetine olan vefakârlığınızın, birliğimize olan inancınızın
ifadesidir.

Bize karşı savaş açan düşmanlar, harp meydanlarında mağlup edemedikleri bu
kahraman milleti, içerisine nifak tohumları ekmek suretiyle bölmeye ve ona
boyun eğdirmeye defalarca yeltenmişlerdir. 40 yıldan beri; bölücü terör
örgütünü kullanarak ülkemizin bir bölgesini Türkiye’den koparmak,
insanlarımız arasına nifak düşünceleri sokarak birbirine düşman etmek,
Türkiye’yi ekonomik bakımdan zaafiyete uğratarak kendilerine boyun eğmeye
mecbur bırakmak isteyen uluslararası güçlere ve onun piyonlarına karşı,
Devletimizin, polisimizin, jandarmamızın, askerimizin ve topyekün milletimizin
verdiği kahramanca mücadele, bu şer amaçlara ulaşılmasına defalarca mani
olmuştur.

Türkiye’ye savaşla, bölücü terör maşasıyla boyun eğdiremeyeceğini anlayan bu
güçler, bu sefer Milletimizi içeriden vurmayı planlamışlardır. Devletimizi
yönetenlere karşı güvensizlik oluşturmak, halkımızı birbiriyle düşman hale
getirmek için bin bir türlü desiseye başvuran bu karanlık güçler, yıllardır
himayelerine aldıkları işbirlikçileri vasıtasıyla girişimlere başladılar. FETÖ
denen terör örgütünü kullanarak; seçimle gelmiş iktidarı ve devletimizin temel
kurumlarını halkımızın gözünde örseleyerek, devletin kurumlarına olan güvenini
yok ederek bu amaçlarına ulaşmak istediler. On yıllarca; devletimizi ele
geçirmek için, gençleri yalanlarla ve safsatalarla aldatarak, kendisine her
koşulda itaat edecek birer mankurt yapan, riyakârca davranmayı karakterleri
haline getiren bu örgüt, dini değerlerimizi utanmazca kullanarak İslam’ın en
temel vasıflarını bir tarafa atmıştır. Bu melun örgüt, bağımsızlığımızı ortadan
kaldırarak Türkiye’yi uydu bir devlet haline getirmeyi, halkımızı bir birine
düşürerek devletimize olan itimadımızı yok etmeyi ve toplumu kaosa
sürüklemeyi, ülkemizin bazı bölgelerini terör örgütlerine peşkeş çekerek aziz
vatanımızın parçalanmasını, kısacası İstiklalimizi ve İstikbalimizi hedef aldı.
Bundan tam üç yıl önce, 15 Temmuz 2016’da, milletimizin huzuruna, birlik ve
beraberlik ruhuna kurşun sıkan bir suikastla karşılaştık. FETÖ terör örgütü, 15
Temmuz gecesi, tüm devlet geleneklerini çiğneyerek, gizli bir ajandayla
devletimizin yönetimini ele geçirmeye çalışmıştır. Bu suikastın hedefi Türkiye
ve Türk Milleti idi. Ülkemizin güçlenmesini, dünya arenasında ezilenlerin gür
sesi, suskun dünyanın hür sesi olmasını hazmedemeyenler Türkiye’ye diz
çöktürmek istediler. Halkımızın büyük teveccühüyle işbaşına gelmiş Sayın
Cumhurbaşkanımızı hedef alarak milli iradeyi, Türkiye Büyük Millet Meclisini
bombalayarak demokrasimizi lağvetmek istediler. Devletin stratejik
kurumlarını; MİT’i, Polisimizi, TRT’yi, TÜRKSAT’ı hedef alarak
güvenliğimizi yok etmek istediler. Meydanlara akan insanlarımızı, kurşun
yağmuruna tutarak, tanklarla ezerek inancımızı, direncimizi ortadan kaldırmak
istediler.

Aziz milletimiz, istiklal ve istikbalimizin, devletimizin bekası için fedakârca bir
direniş göstererek terör örgütünün bu hain planına engel oldu. Ülkemize,
demokrasimize, şerefimize kast eden darbeci hainlere karşı Milletimiz, Sayın
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısına uyarak, minarelerden
okunan sala seslerinin imanına verdiği güçle ölüme meydan okudu, tarihin altın
sayfalarında yer alacak destansı bir mücadele verdi.

bu millet; izzet içerisinde ölümü, zillet altında yaşamaya tercih eden bir millet
olduğunu dünyaya bir kez daha gösterdi. Genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla,
erkeğiyle, polisiyle, askeriyle, jandarmasıyla verilen bu destansı mücadelede
251 kardeşimiz şehadet makamına, 2.193 kardeşimiz gazilik mertebesine ulaştı.
Canımızdan canlar kaybettik. Her birinin hikâyesi bu direnişteki azmin, sebatın
ve fedakârlığın simgesi oldu. Onların destansı kahramanlıkları, vatan ve millet
aşkının ne anlama geldiği konusunda evlatlarımıza anlatacağımız ilham
kaynakları oldu. Ankara’da Özel Kuvvetler Komutanlığı’na girmeye çalışan
darbeci hain Semih Terzi’yi alnından vurarak öldürdükten sonra, vatan ve
namus aşkının bedelini otuz kurşunla şehit edilerek ödeyerek göklere
kanatlanan, 15 Temmuz direnişinin simgesi Niğdeli Kıdemli Başçavuş ÖMER
HALİSDEMİR ve Milletimizin her kesiminden, yurdumuzun her diyarından
daha nice kahramanlar… Bu kahramanlar, şehit kanlarıyla sulanmış bu Aziz
Vatanın bağımsızlığı, Milletimizin bu topraklar üzerinde izzet ve şerefle
yaşaması için canlarını tereddüt etmeden Hakka teslim ettiler.
Bugün aramızda bulunan; 15 Temmuz Gazileri; Enes Gün, Ebubekir Keskin,
Polis Memurları Ünal Hakan Yiğit, SerdalDoru, Ömer Faruk Koşar
kardeşlerimize ve tüm gazilerimize şifalar ihsan etsin.

Malatya, Milli İradenin her zaman yılmaz savunucusu olduğu gibi, 15 Temmuz
gecesi de Demokrasi Mücadelesinin destana dönüştüğü en önemli noktalardan
biri oldu. Malatyalılar, 15 Temmuz’da Devletine, Demokrasisine, Milli
İradesine ve bu iradeyi temsil eden Liderine sahip çıktı. Sayın
Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla; caddelere, meydanlara akan Malatyalı
Kardeşlerimiz, Milletine kastetmeye niyetlenen hainlerin yüreğine korku saldı.
Şehitlerimizin ve gazilerimizin, canları ve kanlarıyla tarihin altın sayfalarına
nakşettiği 15 Temmuz Direnişinesiller boyu unutulmayacak olan bir
“Destan”dır.15 Temmuz; Kula Kulluk Edenlere Karşı Sadece Allah’a Kulluk
Edenlerin Destanıdır.15 Temmuz; Şeref ve İzzetini Ayaklar Altına Atanlara
Karşı İradesini Asla Çiğnetmeyenlerin Destanıdır.15 Temmuz; Ruh Planında
Ebedi Helake Mahkûm Olmuş Köle Ruhlulara Karşı “Ben Ezelden Beridir Hür
Yaşadım, Hür Yaşarım. Hangi Çılgın Bana Zincir Vuracakmış Şaşarım”
Diyenlerin Destanıdır.15 Temmuz; Milletin İradesi Karşısında Korkakça Kaçıp
Başkalarının Kucağına Sığınanlara Karşı Ölüme Meydan Okuyanların
Destanıdır.15 Temmuz; Yabancı Güçlerin Himayesi Altında Milletine Komplo
Kurmakla Meşgul Bir Zebuna Karşı, Millet İradesini Yegâne Dayanak Bilerek
Zalimlere Karşı Dimdik Duran Bir Liderin Destanıdır. 15 Temmuz
Demokrasinin ve Milli İradenin zaferidir. Bu zafer, demokrasi mücadelesini
destekleyen tüm vatandaşlarımızın, hukuk devletinin hak ve özgürlüklerin
zaferidir.

Cenab-ı Hak, bu millete15 Temmuz gibi ihanetleri bir daha yaşatmasın, FETÖ
ve diğer terör örgütlerinin şerrinden bizleri emin eylesin, Yüce Mevla ülkemize
ve milletimize tuzak kurmaya kalkanlara fırsat vermesin, Rabbimiz bizleri
kardeşçe yaşama şuuruna sahip olanlardan eylesin, Yüce Yaradan kalplerimizi
şehadet ve gaza ruhundan mahrum bırakmasın, Hak Teâlâ bu Aziz Milleti
kıyamete kadar baki kılsın” diyerek sözlerini dua ile sonlandırdı.
Vali aydın Baruş, TBMM Başkanı Mustafa Şentop adına Gazi Polis Memuru
Ömer Faruk Koşar’a 15 Temmuz kahramanlık destanına ilişkin hediye verdi.
Türkiye genelinde 00.13’te selaların dinlenmesinin ardından 15 Temmuz
belgeseli millet meydanında izlendi.

Reklam
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ